Avrupa’nın en yüksek aşılama oranına sahip üçüncü ülkesi olan Türkiye’de ortaya çıkan aşı karşıtlığı endişe yaratıyor.
Tüm dünyanın 1 yılı aşkın süredir koronavirüsle sürdürdüğü mücadeleden galip çıkabilmesinde aşılama çalışmaları belirleyici rol oynuyor. ECONiX Araştırma tarafından yayınlanan rapora göre, aşılama oranının dünya genelinde %3,39 olduğu görülüyor. Aşılamanın 14 Ocak 2021 tarihinde başladığı Türkiye ise %9,41’le Avrupa’nın en yüksek aşılama oranına sahip ülkelerinden biri olarak konumlanıyor. Yapılan toplam aşı sayısının 20 milyon 362 bin 329’a, ikinci doz aşı uygulanan kişi sayısının 7 milyon 869 bin 422’ye ulaştığı ülkemizde bu seyrin devam etmesi içinse aşı karşıtlığının önüne geçilmesi gerektiğine dikkat çekiliyor. Sağlık Bakanlığı tarafından yapılan son açıklamaya göre, aşı olmak için atanan sağlık çalışanlarının %14’ü, 65 yaş üstü vatandaşların ise %23’ü aşı tanımlandığı halde yaptırmamış görünüyor.
Bu kapsamda çeşitli farkındalık çalışmaları yürütülürken, önemli bir hamle de Çamlıbel Vakfı’ndan geldi. Türkiye’de aşılamanın başladığı ilk günlerden bu yana aşı karşıtlığıyla mücadeleye yönelik “Kollarımı Açtım” adlı bir farkındalık projesi sürdüren Vakıf, şimdi de sosyal medyada bir kampanya başlattı. Kampanya destekçileri, “Sana Tekrar Sarılabilmek İçin #KollarımıAçtım Bekliyorum” notuyla aşı olurken ya da aşıyı beklerken çekilmiş fotoğraf ve videoları sosyal medyada paylaşarak aşı farkındalığını artırmayı amaçlıyor.
“Kollarımı şimdi aşı olmak için açarsam, sonrasında sana sarılabilmek için açabileceğim”
Projenin ayrıntılarını aktaran Çamlıbel Vakfı Genel Müdürü Pınar Çamlıbel, “Birbirimizden bir yıl ayrı düştüğümüz, sevdiklerimizle görüşemediğimiz, birbirimize dokunamadığımız bu zorlu pandemi döneminde aşı, eski günlere dönebileceğimizin en büyük umudu oldu. Ancak ülkemizdeki aşı karşıtlığını da görmezden gelemeyiz. Biz de Çamlıbel Vakfı olarak aşı farkındalığını yaygınlaştırmak için, “Sana tekrar sarılabilmek için kollarımı açtım” sloganıyla çeşitli hastanelerdeki sağlık çalışanlarının yer aldığı bir video paylaştık. Kiminin hastalarının tebessümünü görmeye, kimininse sevdiklerini kucaklamaya hasret kaldığını söylediği bu videonun ardından, sarılmayı özlediklerimizi etiketleyerek, aşı olurken ya da aşıyı beklerken açtıkları kollarının fotoğraf ve videolarını sosyal medyada paylaşmaya davet ettik. Böylelikle aşı farkındalığını yayarken aynı zamanda ayrı düştüklerimize, koşullar yüzünden belki uzun zamandır konuşmayı bile unuttuklarımıza hatır mesajı yolladık ve gönül bağı kurma fırsatı yakaladık. ‘Kollarımı şimdi aşı olmak için açarsam, sonrasında sana sarılabilmek için açabileceğim’ demek istedik” diye konuştu.